4 Aralık 2016 Pazar

Geçmişini Unutma "Dont Forget Your Past"



                                              "Dont Forget Your Past"                                                    


"Bulgaristan Tarihini yok saydı.
Bulgaristan Parlamentosu,ülkenin sosyalist geçmişini ,faşizme karşı verilen partizan mücadelesini ve komünist ideolojiyi suç kabul eden bir yasayı kabul etti. Yasaya göre komünist ideolojiyi ülkenin sosyalist dönemini ve devrimden önceki partizan mücadelesi dönemini çağrıştıran herhangi bir slogan sembol ve işaretin kamusal alanda kullanılması kesin olarak yasaklanıyor"

Birgün 2 Aralık 2016

Bulgar Komünist Partisi Meclisi, Buzludzha Dağı, 1981,
Kapısında daha sonradan yazılan; "Forget Your Past" geçmişini unut


Bulgaristan Parlementosu'nda kabul edilen yasa, Bulgaristan'ın tarihi yok saymasıdır, Bilindiği gibi Bulgaristan AB üyesidir; Yıllarca Yugoslavya'ya balkanlarda bir federasyon kurulmaz diyen Avrupa'nın finans-kapital ulusları balkanlardaki ırkçılığı-şovenliği körükleyerek el birliği ile Yugoslavya'yı yıkmışlardır. Daha sonra kendileri AB adı altında bir "federasyon" kurdular. Kademeli olarak ekonomik ve siyasi aşamalardan geçen Avrupa Birliği zaten bir federasyon gibi hareket etmekte. Birlik,Federasyon,Birleşik vs kelimeler farklı olsa da öz-amaç aynı... Yugoslavya Avrupa'nın göbeğinde ve balkanlarda sömürüsüz ve adil bir dünyanın mümkün olabileceğini hatırlattı insanları bu yola bakmaya davet etti. Tartışmasız Yugoslavya Tito'dur, Tito da Yugoslavya'dır. Tito balkan halklarının geleceğe bakışının lideridir, öncüsüdür.. Peki Balkan ülkeleri bunun ne kadar farkındadır ? Yugoslavya yıkıldı yıktılar ama Tito'yu hafızalardan silmeyi başaramadılar. Bugün özlenen değerler içinde hatırlanan saygı gören bir liderdir Tito kuşkusuz..

Peki ya Bulgaristan ?

Bir zamanlar en çok okunan kitaplardan biri olan "Faşizme Karşı Birleşik Cephe"nin yazarı, Bulgaristan'ın ilk başbakanı, Nazilere karşı mücadele veren, ve Reichstag yangınından sorumlu tutulup yargılanan Georgi Dimitrov'u nasıl tarihlerinden silecekler ?, Bütün bir Bulgaristan'ın tarihi kuruluşu aynı zamanda Nazilere faşizme karşı mücadeleyle birdir. İnsanlığa karşı olanlara karşı İnsanlık için sömürüsüz, eşit ve adil bir dünyanın yaratılması mücadelesi. Avrupa'nın yarattığı Nazi faşizmi günümüz AB hegemonyası tarafından hafızalardan-tarihten silinmek unutturulmak isteniyor, Bu elbette ki Berlin'in göbeğinde yapılmıyor yapılamaz da. Ama rahatlıkla; ekonomik siyasi gücün yaptırımları ile Balkanlar'dan Yugoslavya'nın silinmesi, Ukrayna'da Lenin heykelinin yıkılması.. vb Bulgaristan parlemantosundaki bu komik-etkisiz yasayla da silinmeye çalışılıyor diğerleri gibi..
Tarih, toplumların edebiyatında, şiirlerinde, öykülerinde yaşar yücelir ve geleceğe bir anlam yollar...

Küba Büyükelçisi Alberto Gonzalez Casals, Kadıköy Nazım Kültür Merkezi'nde Fidel Castro'yu anmak etkinliğinde şöyle dedi;

Fidel aynı zmanda Atatürk'ün bağımsızlıkçı düşüncesini örnek aldı. O yüzden de Atatürk'ün büstü Havana'da dikildi. Fidel vatandır, Nazım gibi, Atatürk gibi. Bizler vatanımıza sahip çıkıyoruz, kanımız pahasına bunu yapmaya kararlıyız"

Konuşmasını şöyle bitirdi;
"Yaşasın Fidel! Yaşasın Atatürk!, Yaşasın Küba Devrimi!"


Casals'ın kendi ülkesinden çok uzakta bir başka memleketin halkına tarihine sahip çıkabilmesi; dünyanın öbür ucu da olsa anti-emperyalizme ve faşizme karşı birleşik cepheler ortak öyküler hep vardır var olacak..

Dünyanın neresinde faşizme karşı bir mücadele varsa; orada Georgi Dimitrov var, orada faşizme karşı savaşında kurşuna dizilmeden önce eşine şiir yazan Nikola Vaptsarov'un dizeleri var.

Ve dünyanın neresinde faşizme karşı bir mücadele varsa, orada Bulgaristan tarihinden de var..


Ataol Behramoğlu'nun çevirisiyle Grup Ekin'den Nikola Vapstarov'un ölmeden önce eşine yazdığı şiirin bestesi; hafızalardan silinmesin silemesinler diye Şiirlerimizde şarkılarımızda koskoca bir tarih ve İnsanlık kavgası var..

                                                                                                                                                                                        Doğan Sevimbike


Karıma


Geleceğim bazen uykudayken sen
Beklenmedik, uzak bir konuk gibi
Sokakta bir başıma koyma beni
Kapıyı sürgüleme üstümden.


Usulca girecek, br yere ilişeceğim
Bir zaman, karanlıkta, bakacağım yüzüne.
Ve yorgunluk gözkapaklarımı indirince
seni kucaklayacak ve çıkıp gideceğim.


Nikola Vaptsarov
Çeviri:Atatol Behramoğlu



                                                                                                                                                                             

Hiç yorum yok: